Masada iki fincan Türk kahvesi olsun,
yemek tabaklarını iteleyip elimizin tersiyle , kahvelerimizi yapsak orta malı .
Sonra şöyle bir içimiz geçse,
uzansak yan yana , şımarsak birbirimize.
Senin sol elin göbeğimde rahata erse,
benim sağ elim ise senin belinde.
Etim etine değse sonra.
Öpüşsek.
Her öpüşmenin sonu sevişme olacak değil ya,
ama biz dayanamayıp sevişsek yine de.
Dayanmak lazım bu götü kalkan hasrete.
Kaldi ki, özlemek bile öznesi sen olunca güzel.
Öyle işte.